3 Nisan 2012 Salı

fazla

kitaptan ince bir kesit: şişko kendisine hamile bir insan gibidir ve hiç doğuramayacağı için sürekli şişmektedir.
askeri malzemeler yapan bir şirketin ilk defa yerli üretim olarak çıkarılan çok da gerekli gözükmeyen aslında bir askeri aracın yapım belgeselini izledim. şirket yöneticisi olan bıyıklı ve kamera karşısında çok iyi konuşamayan zat aracın hikayesini anlatıyor. aslında bu aracın dünyadaki tekeli almanların elindeymiş ve almanya da bu aracı üreten şirket Türkiye'ye geldiğinde bu aracın Türk lerin 18 senede yapamayacağını söylemiş. tabi bizimkilere dokunmuş bu. hani şu devrim filminde dokunduğu gibi. sonra da bizimoğlanlar aracı dört  senede yapıvermişler.gururla da söylüyor bıyıklı sayın yönetici: isterlerse gelsinler baksınlar onlarınkinden daha iyi.

enerjiye zam geldi. beşte bir oranında. artık gaz pahalı. galiba artık hareket edebilmek için bizlerden somut ruhsal ve manevi bazı temel taşları bulmamız gerektiğini anlatmaya başlıyorlar. birkaç gündür yaşamaya mecalim yokmuş gibi hissediyorum. gırtlağına kadar kapitalizme bulaşmış yaşam biçimim acaba bu son zamlardan sonra böyle bir hareketsizlik prensibi mi kazandırdı.

sonunda bıkmak gerekiyor galiba. dünya bir ucuca ekle ve noktaları birleştirme yeri imiş. 5 sene önce edilen bir muhabbet bikaç gün önce karşıma çıkıyor. hayat aslında birbirinin aynı. yaptığımız herşey bizi makus yere götürüyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder